
Prostat Kanseri Nedir?
Prostat kanseri, erkeklerde yalnızca erkek üreme sisteminin bir parçası olan prostat bezinde oluşan kötü huylu (malign) tümörlerdir. Prostat, meninin sıvı kısmını üreten, ceviz büyüklüğünde bir bezdir ve mesanenin hemen altında yer alır. Prostat kanseri, genellikle yavaş ilerleyen bir kanser türü olmasına rağmen, bazı durumlarda agresif seyredebilir ve vücudun diğer bölgelerine yayılabilir. Bu yayılma sürecine 'metastaz' adı verilir ve genellikle kemikler, lenf bezleri veya akciğerler gibi uzak organlara kanser hücrelerinin ulaşmasıyla gerçekleşir.
Prostat Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Erken evrelerde çoğu zaman belirti vermeyen prostat kanseri, ilerledikçe aşağıdaki belirtilerle kendini gösterebilir.
- İdrar yaparken zorluk
- İdrarın zayıf veya kesik akması
- Gece sık idrara çıkma (noktüri)
- İdrarda kan (hematüri)
- Menide kan görülmesi
- Ağrılı boşalma
- Pelvik bölgede sürekli rahatsızlık
- Ereksiyon problemleri (iktidarsızlık)
Bu belirtiler sadece prostat kanserine özgü değildir. Benign Prostat Hiperplazisi (BPH) gibi iyi huylu prostat büyümelerinde de görülebilir. Bu nedenle belirtiler fark edildiğinde mutlaka bir üroloji uzmanına başvurulmalıdır.
Prostat Kanseri Nedenleri ve Risk Faktörleri
Prostat kanserinin kesin nedeni bilinmemektedir, ancak bazı risk faktörleri hastalığın gelişme olasılığını artırabilir.
- 50 yaş üstü erkeklerde risk belirgin şekilde artar.
- Baba, kardeş gibi birinci derece akrabada prostat kanseri öyküsü varsa risk iki katına çıkar.
- Afro-Amerikan erkeklerde prostat kanseri daha sık görülür ve genellikle daha agresif seyreder.
- BRCA1 ve BRCA2 gen mutasyonları riski artırabilir.
- Yüksek yağlı diyet, obezite ve hareketsiz yaşam da risk faktörleri arasında yer alır.
Prostat Kanseri Tanısı Nasıl Konur?
Erken tanı, prostat kanserinin başarılı tedavisi için kritik öneme sahiptir. Tarama ve tanı yöntemleri şunlardır:
PSA (Prostat Spesifik Antijen) Testi: Kanda PSA düzeyinin ölçülmesiyle yapılan bir tarama testidir.
Dijital Rektal Muayene (DRM): Parmakla yapılan fiziksel muayene ile prostatın büyüklüğü ve sertliği kontrol edilir.
Prostat Biyopsisi: PSA ve/veya DRM sonucunda şüphelenilen durumlarda ultrason eşliğinde prostat dokusundan örnek alınır.
MR Görüntüleme: Özellikle hedefe yönelik biyopsi öncesinde tümörün yeri ve yaygınlığı hakkında bilgi verir.
Prostat Kanseri Tedavi Seçenekleri
Tedavi planı, hastalığın evresi, hastanın yaşı, genel sağlık durumu ve kanserin agresifliğine bağlı olarak değişir.
1. Aktif İzlem (Active Surveillance):
Düşük riskli, yavaş ilerleyen prostat kanseri vakalarında uygulanır. Düzenli kontrollerle hastalık izlenir, gerekirse ileride tedaviye geçilir.
2. Cerrahi Tedavi (Prostatektomi):
Radikal prostatektomi adı verilen işlemle prostat bezi tamamen çıkarılır. Robotik cerrahi, laparoskopik veya açık yöntemlerle uygulanabilir.
3. Radyoterapi:
Yüksek enerjili ışınlar kullanılarak kanser hücreleri yok edilir. Harici (external beam) veya dahili (brakiterapi) yöntemlerle uygulanabilir.
4. Hormon Tedavisi (Androjen Baskılama):
Testosteron hormonunun etkisi azaltılarak kanserin büyümesi yavaşlatılır. Genellikle ileri evrelerde veya radyoterapi ile birlikte kullanılır.
5. Kemoterapi:
İleri evre veya hormon tedavisine yanıt vermeyen prostat kanserlerinde kullanılır.
6. İmmünoterapi ve Hedefe Yönelik Tedaviler:
Yeni nesil tedavi yöntemleri arasında yer alır. Özellikle genetik yatkınlığı olan hastalarda etkili olabilir.
Prostat Kanseri Önlenebilir mi?
Prostat kanserini tamamen önlemek mümkün olmasa da risk faktörlerini azaltmak için aşağıdaki önlemler önerilir:
- Dengeli ve sağlıklı beslenme (sebze, meyve ağırlıklı)
- Kırmızı et ve yağ tüketiminin azaltılması
- Düzenli egzersiz
- İdeal kiloda kalmak
- Sigara ve alkol kullanımından kaçınmak
- 50 yaşından itibaren düzenli PSA testi ve üroloji kontrolleri (aile öyküsü varsa 40 yaşından itibaren)
Prostat kanseri, erken teşhisle başarıyla tedavi edilebilen bir kanser türüdür. Belirtileri dikkate almak, düzenli kontrolleri ihmal etmemek ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları kazanmak, hem hastalığın önlenmesinde hem de erken teşhisinde kritik rol oynar. Risk grubundaysanız, bir üroloji uzmanına başvurarak gerekli taramaları yaptırmayı ihmal etmeyin.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Optimed Sağlık Grubu’nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.